
Olgay GÜLER
Benzersiz toprak yapısıyla verimin yüksek olduğu Edirne'de, adına türküler yazılan üzüm bağlarında hasat heyecanı başladı.
Antik çağlardan günümüze kadar uzanan bir gelenek olan ve başta Yunan mitolojisi, Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesi olmak üzere birçok kitapta bahsi geçen Trakya'daki bağbozumları Eylül'ün ilk haftası itibariyle başladı. Başta Şarap olmak üzere pekmez, üzüm şırası, pestil gibi ürünlerin yapıldığı üzümler hünerli ellerde salkım salkım toplanırken, üreticiler de hasat heyecanına ortak oluyor.
Bölgenin toprak yapısı ve ikliminin üzüm yetiştirmek için çok uygun olduğunu söyleyen Edirne Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Arabacı; “Hasat döneminin gelmesiyle birlikte bölgemizde bağ bozumu başladı. Bölgemizin toprak yapısı ve iklimi üzüm yetiştirmek için çok uygun. Tarihi bir geçmişe sahip olan bağcılığın kentimizde daha da gelişmesini istiyoruz. Üreticilerimiz en kaliteli ürünleri yetiştirmek için emek sarf ediyor. Kendilerine güzel bir hasat dönemi diliyorum” dedi.
Öte yandan Edirne'de 10 yıl önce ilk bağ çubuklarını diken ve 4 yıl önce de ilk şarap üretimini gerçekleştiren Arda Bağcılık'ta da bağ bozumu tüm hızıyla devam ediyor. İşletme Sahibi İlyas Saç, uzun uğraşlar sonucu emeklerinin karşılığını almanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Saç; “Edirne bölgesindeki bağlar türkülere konu olmuştur. Edirne'nin ardı bağlar diye türkü vardı. Önceden Edirne'deki Yahudiler bağcılıkla uğraşırdı. Onlar göç ettikten sonra bölge halkı bağcılığa yöneldi. Edirne'nin toprağı ve iklimi bağcılığa çok uygun. Çok su istemeyen bir tarım ürünü. Sadece dikkatli bakım yapmak gerekiyor. Yani bakarsanız bağ oluyor. Her üç günde bir yapraklarına bakmak lazım, hastalıklara önceden önlem almak lazım. Dönüm başına 700 kilogram verim alıyoruz şu anda. Seyrekleme yaptığımız için bu civarlarda kalıyor, aksi takdirde 1 tonun üzerinde bir verim alınabilir. Seyreklemeyi daha kaliteli şarap elde etmek için yapıyoruz” diye konuştu.