
Prof. Dr. Ahmet Yaraş, sosyal medya hesabından, Hadrianus tarafından 123-124 yıllarında yeniden imar edilişinin 1900'ncü yıldönümü olan 2023 yılında, Edirne'de restorasyonu süren surların önüne, Roma İmparatoru Hadrianus'un, heykelinin dikilmesini önerdi. İlkçağda Orta Asya'dan göç eden Traklar tarafından kurulan Edirne, gelecek yıl (2023) Büyük İskender zamanında Hadrianus tarafından yeniden kurulmuşçasına imar edilişinin 1900'ncü yılını kutlayacak.
Trakya Üniversitesi Klasik Arkeoloji Anabilim Dalı Başkanı, alanında ve bilim dünyasında çok saygın bir isme sahip olan Ahmet Yaraş, paylaşımında; “Edirne'ye adı verilen Roma İmparatoru Hadrianus, M.S 138'de Temmuz ayında 62 yaşında öldü. Romanın 5 İyi İmparatordan biri olarak kabul edilen Hadrian'ın, Hadrianopolis surlarının önüne (halen müze projesi yapılıyor) neden bir heykeli olmasın! Üniversitemiz Güzel Sanatlar Fakültesi böyle bir proje geliştirse, gelecek yıl, kurulma yıl dönümünde (123 2023) bir heykeli konsa... Turizm turizm diye yırtınan Edirne için çok mu uçuk düşünüyorum...” ifadesini kullandı.
TRAKLAR KURDU ROMA VE OSMANLI'DA ALTIN DÖNEMİNİ YAŞADI
Roma İmparatorlarından Claudius zamanında M.S. 45'te Trakya'nın bağımsızlığına son verilmiş ve Trakya bir eyalet olarak tam anlamıyla Roma İmparatorluğu'na dahil edilmişti. M.S. 123-124 yıllarında Doğu'ya bir gezi yapan İmparator Hadrianus (117-138), Uscudama veya Odrysai adıyla çağrılan yerleşim yerinin üzerinde yeni yapılar inşa edilmesini istedi. Kasaba gelişip kent durumuna yükselmeye, Roma İmparatorluğu'nun en önemli yerleşim yerlerinden biri haline gelmeye başlamıştı. Odrysai, onu bu konuma yücelten imparatorun adını yaşatmak üzere “Hadrianus'un Kenti” anlamına gelen Hadrianopolis (Adrianopolis) diye adlandırıldı.
Hadrianus'un kente kazandırdığı en önemli yapı kaleydi. Tümüyle bir Roma Castrum'u planına sahip olan kalenin dört köşesinde dört yuvarlak burç vardı. Burçların arasında dört köşeli on ikişer küçük kule ve dokuz kapı dizilmişti. Surların önüne de bir hendek inşa edilmişti. Roma İmparatorluğu'nun altın devrini yaşadığı 2.yy. ve 3.yy'ın ilk yarısında Trakya şehirleri çok gelişti. Hadrianopolis de, askeri alanda, ticaret ve ziraat konularında bu altın dönemden nasibini aldı ve sürekli olarak gelişme gösterdi.
Önemli bir Roma kalesi durumunda olan Hadrianopolis, Diocletianus'un (M.S. 284-305) M.S. 297'de yaptığı yeni bir yönetim bölünmesinde, Trakya eyaletinin altı vilayetinden birini oluşturan Haemimontus'un başkenti oldu.
HADRİANUS'UN GÜNÜMÜZDE YAŞAYAN TEK ŞEHRİ EDİRNE!
Hadrianus döneminde kurulan veya imar edilen ve halen ayakta kalan tek kent olan ve bir dönem Bulgar egemenliğine geçmiş olan şehir, 1361 yılında I'nci Murat zamanında Lala Şahin Paşa tarafından fethedilene dek Bizans egemenliğinde bulundu. 1453 yılında İstanbul'un fethine kadar 92 yıl boyunca Osmanlı İmparatorluğu'nun payitahtı olan kent, daha sonraki yıllarda “Paşa Sancağı” adıyla Rumeli Beylerbeyliği'ne bağlı bir vilayet olarak kaldı.
17'NCİ YY'DA AVRUPA'NIN BEŞİNCİ BÜYÜK, OSMANLI'NIN ÜNİVERSİTE KENTİ
İmparatorluğun üniversite kenti olarak tanınan 17 yy.' da Avrupa'nın en büyük beşinci şehri haline gelmiş olan Edirne, 1990 nüfus sayımına göre Trakya'nın İstanbul' dan sonra ikinci büyük kentiydi. Osmanlı İmparatorluğu'na başkentlik yapmış ve Doğu Trakya'dan Avrupa'ya açılan bir kapı olarak üst düzeyde önem verilmiş olan şehrin, 'Edirne' adını almadan önceki adı Hadrianapolis, yani Kral Hadrian'ın şehri. Bu isimden önce de Odrisya, Orestias ve Uscuduma, Bizans döneminde Doğu-İslam dünyasında ise; Edrenos, Edrene ve Edreneboli isimleri ile anılmış.
Roma hükümdarı Hadrianus tarafından yaptırılan ve eski Edirne'yi çevreleyen surlar üzerinde bulunan kulelerden günümüze ulaşabilen tek örnek olan Makedon Kulesi ile yakın çevresindeki sur kalıntılarının olduğu alan, Edirne Kent Tarihi Müzesi ve Ören Yeri olarak düzenleniyor. Edirne'nin 8 bin 300 yıllık tarihi geçmişinin katmanlar halinde sergileneceği müzenin bir parçası olacak. Makedon Kulesi Edirne'nin panoramasının izlenebileceği bir seyir terası olarak işlev görecek.
Trakya Üniversitesi Klasik Arkeoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Yaraş'ın önerisinin bu çerçevede değerlendirilmesinin kent turizmine büyük katkısı olacağını düşünüyoruz.