Seçtiğimiz üçüncü kitap Atatürk ve Can Yoldaşı Nuri Conker-Derleyen Yaşar Gürsoy. Nuri Conker, Atatürk'ün çocukluk arkadaşı, okul arkadaşı, uygarlık savaşı arkadaşı, Atatürk'e Kemal diyebilen tek arkadaşı, Conker soyadını (Conk Bayırındaki birlikteliğinden esinlenerek) Atatürk'ün verdiği arkadaşı. Ama bu kitabı seçişimizin nedeni bu değil. Nedenimiz Atatürk'ün halk özlemini anlatan öyküleri içermesi, halkçı önderlerin ne denli halk sevgisiyle dolu olduğunu örneklemesi.
Kitabı özetleyemeyiz tek tek anlatımlardan oluşuyor. Bizim seçtiğimiz Atatürk ve Sığırtmaç Mustafa.
Kaplıca seyahati ve Sığırtmaç Mustafa
Atatürk Yalova kaplıcalarının çok övüldüğünü duymuştu. 1929 yılı 12 Eylül'üydü. Gazi, Yalova'da bir çiftlik yaptırmak için arazi bakıyordu. Yanında Salih Bozok, Nuri Conker ve Kılıç Ali vardı.
Orman yolunda ilerlerken 12 yaşlarında bir çocuğa rastladılar. Giysileri yırtık pırtık, ayakkabıları eskiydi.
Atatürk çocuk dedi. Biz yolu şaşırdık galiba. Büyük Otel'e nereden gidebiliriz? Çocuk güldü: Oho, tersine gelmişsin. Geriye dön, çatal yola gelince... Sol kolunu gösterdi: Bu yana sap.
Kuşkuyla baktı: Anladın mı? Anladım. Adın ne senin? Mustafa. Adaşız demek. Ne iş görürsün? Sığırtmacım. Şu sığırları güderim. Ayda ne kazanıyorsun? Üç lira. Yılda kaç lira eder? Düşündü, hesaplayamadı. Hesaplayamadım. Otuz lira eder. Ben sana otuz lira versem ne yaparsın? Sığırtmaç Mustafa kızdı. Almam beyim. Neden? Bunu bilmeyecek ne var? Çok para. Niye aldın diye sorarlar adama. Karşılıksız değil ki yol gösterdiğin için vereceğim. Mustafa düşündü, bir yol tarif ettiği için o kadar para almayı içine sindiremedi. Torbasından küçük bir çıkın çıkardı. Bunun içinde ceviz var. Sen bunu alırsan ben de parayı alırım. Ödeşmiş oluruz tamam mı? Tamam.
Gazi ceviz çıkınını aldı. Salih Bozok da Sığırtmaç Mustafa'nın torbasına bir tomar kâğıt para koydu. Gazi sohbete devam etti. Benim çiftliğim var. Orada çalışır mısın? Ayda dört lira veririm.
Oo, iyiymiş. Babam izin verirse gelir çalışırım. Öyleyse görüşeceğiz. Benim adımda Mustafa ama yanında bir de Kemal var. Mustafa dikkatle baktı birden ayrıldı. Aman diyeyim yoksa sen... Nuri Conker başını evet anlamında salladı. Mustafa heyecanla başından kasketi çıkarırken bir yandan da sitem etti. Daha önce söyleseydin olmaz mıydı? Saygıyla Atatürk'ün elini öptü. Ayrıldılar. Otele dönerken Gazi Salih Bozok'a Salih... dedi. Ailesiyle konuş. İzin verirlerse Mustafa'yı İstanbul'a götürelim. Bu akıllı çocuğun geleceğini üzerime almak istiyorum.
Atatürk Yalova'da çiftlik aldı. İstanbul'a döndü. Yanında sığırtmaç Mustafa'yı da götürdü. Nuri Conker'in yüzünde gülücükler açtı. Arkadaşına olan hayranlığı bir kat daha arttı.
Sağlıcakla,