Eren Güvener, Milliyet Gazetesi'nin marka isimlerinden birisi idi…
Milliyet'te uzun yıllar Sorumlu Yazı İşleri Müdürü olarak görev yaptı.
Yaz tatilinde eşi İstanbul Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zehra Güvener ile birlikte Enez'deki İstanbul Üniversitesi Tesisleri'ni ihmal etmezdi.
1995 olmalı.
Bürodayım, kendisinden telefon:
“Bülent, Enez'deyim. İstanbul Üniversitesi Tesisleri'nin yakınındaki çamlık yanıyor!”
40 yılı aşan meslek yaşamım boyunca Edirne'de 1992 yılında kül olan tarihi Alipaşa Çarşısı başta olmak üzere pekçok yangın haberine koştum.
Yine bir yangındayım.
Ama ilk kez bir çam ormanı yangınına tanık oluyorum!
**
Fotoğraf için alevlerin yükseldiği tarafa doğru biraz ilerledim.
O da ne?
Alev topuna dönen kozalaklar bir bir patlıyor.
Havai fişek gibi metrelerce ileriye fırlıyor.
Yüksek oranda reçine içermeleri nedeniyle ulaştıkları her yeri yakmaya başlıyor.
Neye uğradığımı şaşırdım.
Hemen uzaklaştım.
Sonuçta daha fazla büyümeden kontrol altına alındı.
Ne var ki, onlarca ağaç yandı.
Börtü böcek başka ne varsa yaktı geçti.
Bereket cana gelmedi.
**
Her orman yangınında, İstanbul Üniversitesi Tesisleri'nin önünden her geçişte yaşadığım bu olay hep aklıma gelir.
Dolayısıyla Eren Güvener ve eşi de…
Eren ağabey, eşi Doç. Dr. Zehra Güvener'i 1998'de kaybetti.
Kendisi de 2012'de bu dünyadan göçüp gitti.
İkisine de Allah'tan rahmet diliyorum.
Türkiye'nin ormanları geçen hafta cayır cayır yandı.
Elbette yürekler de…
İkisi orman görevlisi 6 kişi hayatını kaybetti.
Onları da aynı duygularla anıyorum, yaralılara acil şifalar diliyorum.
**
Ama biri var ya o biri…
Şahin Akdemir…
25 yaşındaki gencin medyaya yansıyan fotoğrafında yüzündeki “cesaretinin karası” unutulacak gibi değil.
Şehit olan iki orman görevlilerinin yangına koşmadan önceki vedası da.
Alevlere doğru ilerleyen ineklerine, “Gelin, gitmeyin” diye yalvaran köylü de.
Telef olan hayvanlar da.
Kül olan ev ve ağaçlar da..
İtfaiye, asker, emniyet, orman görevlilerinin cansiperane gayretleri de
Elinde leğenle su, çaresizlik içerisinde göz yaşı döken de.
Tabi, Türkiye'nin kendisine ait bir tek yangın uçağı dahi olmaması da.
Ve, tabi ki THK uçakları ile ilgili karar da!
**
THK'nın daha 2 yıl önce Teknofest Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali'nde gösteri sunan uçakları yangınlara su götüremedi ama…
Uçak tartışmaları çok su götürecek gibi…