Canlılar doğar ölür, aradaki farka yaşam denir. Bu olay bitkiler için de böyledir. Eğer ne kadar doğum olursa o kadar da ölüm olsa hiç mesele olmaz, artı-eksi olur. Ekseri artıdır, yani dünya nüfusu gittikçe artıyor.
Her doğan, ailesi ve bulunduğu toplum için problem yaratır. Beslenme, giyecek ihtiyaçları, iş imkanları, barınma, bir çok sorun. Bugün dünya nüfusu 5,5 milyar. En kalabalık ülke Çin oluyor 1,2 milyar. Türkiye'nin nüfusu 84 milyon. Cbu asrın sonunda dünya nüfusu 11 milyarı geçecek. Bu ne demek; sorunlar iki mislinden fazla olacak, dert büyüyor. 11 milyar insanın beslenmesi, barınması, ihtiyaçlarının karşılanması çok büyük sorun. Gıdalarımızı tabiattan yani topraktan elde ediyoruz, toprağında bir kapasitesi var, bu kadar insanı besleyecek besini bizlere verebilecek mi?
Bugün kaliteli tohumlar ve sunni gübreler ile topraktan daha eski yıllara göre daha fazla ürün elde ediyorsakta, nüfus arttıkça beslenme sorunu da büyüyecek. Belki kıtlık yaratacak, oda besinin pahalılanması demek. Buda insanlar için ekonomik yük olacak. Nüfus arttıkça kişi başına düşen gıda, su miktarı azalacak, bunları karşılamak için devletler arası savaş bile olacak.
Yaşam ihtiyaçları, sorun yalnız besinle bitmiyor. Bunlardan en önemlisi de giyinme, eşya ihtiyacı, eskiden kumaş alır terziye götürür elbise diktirilirdik. O günkü nüfusu bu uygulama karşılardı, şimdi nüfus arttı bu sistem bugün ihtiyacı karşılayamaz. Bugünkü sistem konfeksiyon sistemi, yani hazır elbise sistemi, giy elbiseyi pravo yap beğendi isen al, ayakkabıda da böyle. Halkın giyim ihtiyaçlarını karşılayan konfeksiyon fabrikaları var, fabrikalar günün modasına göre elbise dikiyor. Ayakkabıda öyle, bir çok dikime dayalı yatak takımları hatta hayvan giysileri, çadır, şemsiyeler daha bir çok kumaş cinsi ihtiyaçlar, hep konfeksiyon sistemi ile karşılanıyor.
Tabi giyimin dışında bir çok ihtiyaç malzemesi de fabrikalarda üretilip halka sunuluyor, bazıları da yurt dışından getiriliyor. Nüfus arttıkça ihtiyaçta artıyor, bu ihtiyaçların üretimi dezavantaj olarak hava kirliliğine neden oluyor. Nüfus arttıkça doğru orantılı olarak hava kirliliği de artıyor, bu da nüfus artışının dezavantajı oluyor.
Barınma ihtiyacı, insanların karınlarını doyurması, giyinmesi yaşamak için yeterli olmuyor. Barınma, ulaşım, enerji, temizlik, iletişim gibi daha bir çok ihtiyacının da karşılanması gerekiyor. Konut sorunu, bu konu fabrikasyon olamıyor, daha çok el emeğine dayanıyor, bitimi en az bir yıl sürüyor. Bugün müstakil ev yaptıran çok az, bu konu siteler sistemi ile çok katlı apartman daireleri şeklinde yapılıp ihtiyaç karşılanıyor.
Bu binaların yapımında çimento, tuğla, kereste daha bir çok yapı malzemesi kullanılıyor. Bu malzemelerin üretimi bir çok işsize iş sağladığı gibi üretim sırasında meydana gelen duman, zararlı gazlar ile hava kirleniyor, dünyada sera etkisi oluşuyor, buda hava ısısının artmasına neden oluyor.
İnsanların yalnız beslenmeye, giyime, konuta ihtiyaçları yok, bir arada yaşadığımıza göre iletişime, ulaşıma, eğitime, enerjiye de ihtiyaçları var. Bir devlette insan sayısı arttıkça sorunlarda artıyor, bunların içinde en önemlisi enerji sorunu oluyor. Taş devrinde yaşamıyoruz, bu konuda en büyük ihtiyaçta elektrik enerjisi oluyor. Elektrik enerjisi elde edilirken bir çok zararlı gazlarda atmosfere yayılıyor. Bunlar hep sağlık bakımından bizim için dezavantaj oluyor. İnsan demek dert demektir, bir insan bir dert, iki insan iki dert, üç insan üç dert, çok insan çok dert demektir.
Nüfus artışına çözüm, az doğum yapmak ama diğer ülkeler bunu yapabiliyor mu, biz normal artışımızı korurken, birde ağalık yaptık 3,5 milyon Suriyeliyi savaş nedeni ile ülkemize alıp onları koruduk yaşattık. 1,5 milyonda başka sığınmacılar bugün Türkiye'de, mülteci sayısı beş milyonu buluyor. Hadi onlara 'git' de bakalım giderler mi?
1960 lı yıllarda Almanya'ya misafir işçi olarak gittik, Almanlar bizlere gidin artık dediler, kim ayrıldı Almanya'dan? Zor dostum zor, nüfus artışını önlemek zor, yabancılardan kurtulmalıyız, sonrada çocuk yapmaktan, Türkiye'nin yarısı kadar Japonya 120 milyon insanı barındırırken, Türkiye daha fazlasını barındırır ama problemler çok artar, kirlilikte artar, bu konuyu tekrar düşünmeliyiz . . .