Yer altı dünyasının önemli bir ismini meslekte ilk kez 1998 yılında görmek nasip oldu…
Çanakkale ve Bolvadin Cezaevleri'nden kaçan ülkücü kabadayı Kürşat Yılmaz, daha sonra tutuklu bulunduğu Burdur Cezaevi'nden de 1998'in Şubat ayı başlarında firar etti.
Tüm sınır kapıları tutulup, Yunan Adaları'na kaçabileceği olasılığına karşı Ege ve Akdeniz'de operasyon başlatılırken Karadeniz'den çıktı.
Bulgar ve Türk polisinin 24 Temmuz 1998'de ortaklaşa düzenlediği operasyonda liman kenti Varna'da yakalandı.
Milliyet gelişmeler üzerine beni Bulgaristan'a görevlendirdi. Murat Savaş kardeşim de Sabah'ta, bir ay önce satın aldığım “gıpgıcır” Toyota ile birlikte apar topar yola koyulduk. İstikamet Varna…Bulgarcası Bapha!
**
Ülkede oto hırsızlığı o yıllar diz boyu. Bu yüzden özel güvenlikli otoparkı bulunan bir otele yerleştik. Artık rahattık. Hemen işe koyulduk. Ancak yerel yetkililer “mık!”, Kürşat Yılmaz hakkında kimse bir şey söylemiyor.
Bunun üzerine başkent Sofya'ya gittik ve İçişleri Bakanlığı'nda Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanı'nı ziyaret ederek, yardım istedik. Büyük ilgi gösterdi, hem Varna'ya telefon etti, hem de bir pusula yazdı.
Bakanlıktan ayrılırken Milliyet aradı ve Başbakan Mesut Yılmaz'ın eşi Berna Yılmaz'ın Bulgaristan Başbakanın eşinin daveti üzerine Uluslararası Bale Festivali için Varna'ya geleceğini belirterek, takip etmem istendi.
Hoppala! Hemen yola koyulduk, tam gaz Varna. Veliko Tırnova yakınlarında radara girmişiz, iki polis durdurdu.
Aşırı hız yüzünden para cezası yetmezmiş üstüne bir de mahkemeye çıkacağımızı söylediler. Gazeteci olduğumuzu, Başbakanın eşi Berna Yılmaz'ın programına yetişmemiz gerektiğini söylüyoruz, durumun önemini anlatıyoruz, nafile!.
Polislerden biri makbuzu yazmaya başlarken, Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanı'nın pusulası aklıma geldi. Hemen onu çıkarıp gösterdim. İkisinin de gözleri fal taşı gibi açıldı. İşi yırttık.
Kürşat Yılmaz için geldiğimiz Varna'da tesadüfün böylesi bir de bir başka Yılmaz, Berna Yılmaz'ın peşine düştük!
**
Direkt festivale gitmemiz gerekiyor. Peki oto hırsızları?
Festival alanına yakın güvenli bir yer ararken bir binanın ikinci katının betonunu atan işçiler gözümüze ilişti. Durdum, inşaat kalfası Razgradlı çıktı. Soydaş, adı Mehmet. Durumu anlattım. İşçilerden birini arabanın başına dikti.
Berna Yılmaz'ın katıldığı program tamamlandıktan sonra geri döndük, inşaat işçisi elinde kürek hala başında bekliyordu. Kalfa Mehmet ile samimiyetimiz giderek arttı, gündüz park konusunda artık sorun kalmamıştı.
**
Hürriyet'ten Gurbet Gökçe de Varna'ya gelmişti, buluşunca üçümüz birlikte hareket etmeye başladık. Daha ucuz bir otele geçtik. Otelin adı ”Musalla!”
Ülkeye girişte pasaporta iliştirilen belgede nerede konakladığınıza ilişkin mühür gerektiği için yatak parasını ödüyor, hırsızlığa karşı içimizden biri ise gece arabada yatarak nöbet tutuyordu. Baktık Varna'da iş giderek uzuyor, üçümüz Altınkum sahillerinde çok daha ucuza bir pansiyon kiraladık.
Her sabah buradan gelişmeleri izlemek için mesaiye gider gibi Adliye'ye gidip gelmeye başladık. Öğleden sonraları ise vakit bol. Pansiyondan Çernomore (Karadeniz) sahiline. Bu yaşa geldim ilk kez güneş gözlüğü orada satın alarak kullanmaya başladım.
Her gün karşılaştığımız mafya babasının kara gözlüklü adamlarıyla selam sabah derken bazen derin muhabbetlere de daldık.
İçlerinden birisi “Benden duymuş olma” dedi. Bulgar mafyası Kürşat Yılmaz'ın arabasını çalmış. Yılmaz Volvo marka arabasını komşunun mafyasından tam 10 bin Dolar'a geri almış… Bu da mafyaya mafya kazığı!
**
Bir, iki, beş, on gün derken üzerimdeki para bitmek üzere. İstanbul'dan para istedim, gönderdiler.
Bir de baktım Bulgaristan'a para taa ABD üzerinden geldi. Bankanın adı Bulbank!.
Bul bankayı al parayı! İstersen bulma… Tabi ki bulduk…
**
Kürşat Yılmaz için Varna'ya ilk gidişimizde 20 gün kadar kalmıştık. Her gün Varna Adliyesi önünde nöbet tutuyorduk.
Daha sonra Edirne Varna arasında bir hayli mekik dokuduk.
Yılmaz adliyeye yoğun güvenlik önlemleri altında getiriliyordu. Bir gün fotoğraf çekmek isterken Bulgar polisinin karın boşluğuma darbesi unutulur cinsten değil.
Varna Mahkemesi tarafından bir yıl hapis cezasına çarptırılan Yılmaz, Bulgaristan İnfaz Yasası gereği burada cezasını tamamladıktan sonra 1999 yılı Nisan ayında Türkiye'ye iade edildi.
**
Kürşat Yılmaz, Kocaeli F Tipi Cezaevi'nden kısa süre önce tahliye oldu.
Geçen hafta da kendisinden övgüyle söz eden MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi ziyaret etti..
Söz konusu bu ziyaret bana Varna'yı bir kez daha anımsattı.
Aslında bu yazı daha da uzun. Tamamı, 2 Kasım 2020 Pazartesi günü bu köşede yayınlandı.Tam 1 yıl olmuş. Alaaddin Çakıcı, Başkan Recep Gürkan'ı ziyareti dolayısıyla kaleme almıştım.
O dönemler Türk Lirası, Leva karşısında oldukça değerliydi.
20 yıl öncesi 1 Leva 0,3 TL.
Yani bizden 3,3 kat değersiz!
Bu yüzden Varna'ya falan herkes kolayca varabiliyordu.
20 yıl sonrası 1 Leva 5,75 TL.
Şimdi gel de var!
Adamların parası neredeyse bizi 20 yılda 20'ye katlamış.
Bu gidişle bakalım TL nereye varcak?