Ben de sosyal medya ve yerel basından takip ediyorum.
Her şey, 22 Ekim'de yayımlanan bir haberin altına yapılan yorumla başladı sanırım.
Yaptığı yorumda; yapımına karar verilen yeni hükümet konağının bir ihtiyaç olduğunu ancak birkaç müteahhit dışında kimseye bir faydasının olmayacağını, bunun yerine Çakmak Barajı ve sulama kanallarının tamamlanarak 522 bin dekar arazinin sulanarak çok büyük bir katma değer yaratılacağına dikkat çeken Uzunköprü Ticaret Borsası Başkanı Egemen Aslan bir de Ak Parti Milletvekili Fatma Aksal'ın Uzunköprü'nün kalkınmasını istemediğini ileri sürünce ipler gerildi!
Borsa Başkanı Aslan'ın bu yorumuna düzenlediği bir basın toplantısı ile cevap veren Ak Parti Uzunköprü İlçe Başkanı Kadir Bilgin, Aslan'ın garip ve irdelenmesi gereken bir ruh hali olduğunu, yakasına siyasi parti rozeti takacak bir el aradığını, ideolojik öfkesine yenik düşen Ticaret Borsası Başkanı'nın sürekli olarak amaçsız söylemlerinin muhatabı olmak durumunda kaldıklarını söyleyince, bir basın toplantısı da Ticaret Borsası Başkanı Egemen Aslan'dan geldi.
Siyasi bir beklentisi olmadığını, zaten yıllar öncesinden siyasetin içinde olduğunu, Doğruyol Partisi'nden Belediye Meclis Üyeliği yaptığını, Belediye Başkan Aday Adayı da olduğunu vurgulayan Aslan, Ak Parti İlçe Başkanı'na “Sizden korkmuyorum” resti çekerek “Ben Uzunköprü'müzün ekonomik kalkınması için gerekli olan konuları, 'cambaza bak cambaza bak' diye bağıranlar olsa da asla vazgeçmeden dile getirmeye devam edeceğim” dedi.
Buna rağmen Uzunköprü'nün kalkınmasını istememekle suçlanan Ak Parti Milletvekili Fatma Aksal suskun!
Konuştu da ben mi duymadım acaba diyeceğim ama internette aradım taradım dün yani 16 Kasım sabah saatleri itibariyle buna dair bir açıklamasına rastlamadım.
Her ne kadar sükût ikrardan gelir dense de inanmıyorum, inanmakta istemiyorum şahsen!
Muhatap olmak istemiyordur desem, o da yanlış olur çünkü ortada koskoca bir ilçenin geleceğine yönelik bir itham var.
İtham eden de sıradan bir vatandaş değil, malûm.
Milletvekili Fatma Aksal'ın bir cevabı olmalı bence.
Dilerim sizler bu yazımı henüz okumadan da bu sessizliğini bozmuş olur!