Bugün Dünya Barış Günü. Hepimizin dilinde olması gerektiği gibi, dili aşıp yaşamımızın amacı, güveni olmalıdır barış. Ama hiçbir güzellik emeksiz olmaz. Barış için biz ne yapıyoruz?
Çan çalmakla, ezan okumakla, havraya yüz sürmekle barış gelmedi, gelmeyecek. Dahası savaşın sebeplerinden, araçlarından en önemlisi, bahanesidir inançlarımız.
Bazı sözleri yineleyerek bir ‘barış güldestesi’ yapalım.
“Barış zorla sağlanamaz, barışa ancak ‘anlayarak’ ulaşılabilir.” (Albert Einstein)
“Kendi kimliğini ötekinin varlığına göre konumlamak hastalıktır. Kimliğini yaşatabilmek için sana bir düşman gerekiyorsa, senin kimliğin hastalıktır.” (Hrant Dink)
“Bir, benim kitaplarımı okuyan katil olmasın, savaş düşmanı olsun. İki, insanın insanı sömürmesine karşı çıksın. Kimse kimseyi aşağılayamasın. Kimse kimseyi asimile edemesin. İnsanları asimile etmeye can atan devletlere, hükümetlere olanak verilmesin. Benim kitaplarımı okuyanlar bilsinler ki, bir kültürü yok edenlerin kendi kültürleri, insanlıkları ellerinden uçmuş gitmiştir. Benim kitaplarımı okuyanlar yoksullarla birlik olsunlar, yoksulluk bütün insanlığın utancıdır. Benim kitaplarımı okuyanlar cümle kötülüklerden arınsınlar.” (Yaşar Kemal)
“İnsanlar kendileri savaşa gitmeyi reddetmedikçe, hiçbir şey savaşı sonlandıramaz.” (Albert Einstein)
“Biz gençlikte, barış içinde yaşayalım diye savaş yaparız.” (Aristoteles)
“Barış tacı, saltanat tacıyla kıyaslanamayacak kadar güzel ve değerlidir. (Epicuros)
“Barış, savaştan her zaman daha iyidir; çünkü barışta oğullar babalarını, savaşta babalar oğullarını gömerler.” (Krezüs)
“Tüm savaşlar iç savaştır, çünkü tüm insanlar kardeştir.” (Français Fenelon)
“İnsan, savaş gibi inanmadığı bir şey için acı çekeceğine, barış gibi inandığı bir dava uğruna ölse daha iyi değil midir? Savaş için hiç direnmeden verdiğimiz kurbanları, barış için de vermeye hazır olmalıyız.” (Albert Einstein)
***
Bilgeler, önderler, liderler barış adına çok sözler söylemişlerdir. Dünya haritasını açıp da “Hangi topraklarda barış çok önemlidir?” diye sorulsa; Anadolu toprakları denir. Çünkü coğrafyamız çok önemli yolların kesiştiği yerdedir. Kültürler, dinler, etnik farklılıklar, yoksul ve zenginler, göçler, anakaralar, anadenizler ve daha birçok nedenden ötürü coğrafyamız savaşların acısını en fazla yaşayanların toprağıdır. Bu nedenle olsa gerek bu coğrafyada yaşayan çok kişinin barışa dair sözleri, fikirler vardır.
Bunların son ve en önemli, en etkilisi elbet M.K.Atatürk’tür. Savaş yaparak ülke kurmak zorunda kalan bir ulusun lideri olmasına rağmen barışı savunmuştur;
“Barış ulusları refah ve saadete eriştiren en iyi yoldur.”
“Ben çok iyi anlıyorum ki, insanlık eninde sonunda birleşmeli ve birlikte kardeşçe yaşamalıdır. Bunun için birleşmeli ve tüm anormalliklere, karşılıklı düşmanlıklara son vermeli ve hepsinden önce bu anormalliklerin sebebi olan insanın insan tarafından sömürülmesi sistemi ortadan kaldırılmalıdır.” (M.K.Atatürk)
Atatürk elbette özellikle bu coğrafyanın tarihini biliyordu. Bu topraklarda yaşamış insanlığın tarihine katkı sunmuş bilgeleri tanımaktaydı. Thales, Anaksimandros, Anaksimenes, Diyojen, Ksenofanes, Aristoteles ve Herakleitos, Herodot en çok bilinen filozoflardandır.
Dünya aydınlanma önderleri ve sonrasının aydınlarını, barışseverlerini de en iyi anlamalıdır coğrafyamızın yaşayanları; Jean Jacques Rousseau, Voltaire, Michelangelo, Buonarroti, Raffaello, Sanzio, William Shakespeare, Montaigne, F. Engels, Karl Marks…
Yunus Emre, Ahi Evran. Ahmet Yesevi; Hacı Bektaş Veli, Pir Sultan Abdal, Bedreddin, Mevlana, İbn-i Sina gibi Anadolu erenlerini de çok iyi tanıdığından eminim. Hele de Yunus Emre’nin “Ben gelmedim dava için, benim işim sevi için / Dost'un evi gönüllerdir, gönüller yapmağa geldim” demesini en iyi Mustafa Kemal anlamış olmalıdır.
Coğrafyamız barışın en çok savunulacağı bölgedir. Ancak bizlerin eksikliği ve dağınıklığı nedeniyle bölgemiz her zaman savaş alanı olmuştur. Bizlerin dağınıklığını gören idareler barışa karşı savaş açmaktadır.
Bu gün kaçımız bir araya gelip “Yaşasın Barış” diye haykırdık? Kaçımız Hasan Hüseyin’in “Acıyı Bal Eyledik” şiirini okuduk? Kaçımız barış şarkıları ile halaya durduk? Kaçımız bir kez daha barış istediğimizi dile getirdik?
Her iyi şey gibi barış da emek ister.